Cennetim Olurmusun


Elini tutsam, dünyanın öbür ucuna benimle birlikte gelir misin?..
Bekle desem, dünyanın bir ucunda beni bekler misin?..
Denizimde fırtınalar çıktığında limanım olur musun?..
Karanlık bastırdığında deniz fenerim, hava açınca yıldızlarım olur musun; bulutlar göğü kapladığında pusulam?..
Mihengim, turnusol kağıdım olur musun?..
Yüreğimin suyu bulandıkça onu durultacak iksirim?...
Kapılar kapandığında kapım, yollar aşındığı vakit yolum, saklanmak istesem duvarım olur musun?..
Özgürlüğüm ve mapusanem?..
Üşürsem evim olur musun?..
Yorganım, ana kucağım?..
Çölümde vaha olur musun?
Vahamda hurma ağacım?
Dağın tavşanı, çölün ceylanı, gecenin hayalleri bağrına bastığı gibi beni bağrına basar mısın?
Şak şak yarılsa bile gökten umudunu kesmeyen kıraç tarlalar gibi umut bağlar mısın bana?
Gitmek istersem kanatlarım olur musun?Kalmak istersem ayağımda prangam?..
Hurilerim olur musun? Kudret helvam ve bıldırcınım?
Soğanda sarımsakta gözüm yok, tih çölü sürgününde gözüm yok.
Ateş almaya gidersem, kırk vakit sonra dönsem bile aynı yerde beni bekliyor olur musun?..
Kavmim beni terk ederse ve ben kavmimden kaçarsam, bir kez arkana bakmadan arkamdan gelir misin?..
Ot bitmeyen bir vadide yalnızca Allah'a emanet edip gidersem, sen de beni kınamaksızın O'na güvenir ve sa'y eder misin?
Ümidimi kaybettiğim anda ümidim, neşemi kaybettiğim zamanlarda coşkum, kalbim işgale uğrarsa halaskârım ve rehberim olur musun?..
Arkadaşım, yoldaşım, sırdaşım, enisim, huzurum, sürurum,
nurum, zinetim, nimetim,

CENNETİM OLUR MUSUN

Sokak Çocuğu

1282516879Sayfa no: YOK
Cilt no: YOK
Hane no: YOK
Ana adı?
Ben sokak çocuğuyum abi
hani şu uçurtması asılı kalan çocuk varya,
bilyelerini rüyalarında unutan çocuk,
ve oyuncaklarını masal kahramanlarına kaptıran çocuk
o benim işte , o benim abi
sahi, bir annem olmalıydı değilmi?
ben dudaklarımda sokakları besteliyorum oysa
sahi abi, tadı nasıldı anne sütünün?
anneler nasıl okşar çocuklarını
anne kokusu nasıldır kimbilir?
ana ha?
bir anne çizebilirmisin benim için
karanlığın kar soğuğu parmak uçlarına bir anne
unutulmuş çocukların ürkek avuçlarına bir anne
ve yanına beni eklermisini abi?
tıpkı sulu boya resimlerdeki gibi
sımsıcak…
Sahi abi, senin gözlerini kesmiyor değil mi
bir köprünün soğuk gergin ve karanlık bedeni …
sahi sen hiç seyrettin mi ay dedeyi bir köprünün altından?
üşüdün mü abi kayan bir yıldıza bakarken?
abi sen, abi sen? boşver…
gel boyat istersen ayakkabılarını
ben, aha şu ayakkabıların bağcıklarından asılıyırom yaşama
gel boyat ayakkabılarını
boyat da resmi çıksın
dostun, düşmanın tüm kaldırımlara
sayfa no: yok
cilt no: yok
hane no: yok
yokların varlığında tam göbek bağından yakalandın mı hiç yalnızlığa?
sahi bir de… bir de babam olmalıydı değil mi?
baba?
beni döveecek bir babam bile yok biliyor musun?
nasırlı ellerinde şefkat arayacağım bir insan
kim bilir bayramda neler alır babalar çocuklarına
unutmuşum !
Bayramlarınızda vardı sizin öyle değil mi
arefeleriniz…
bayramlarda temize çekilen dostluklar vardı sonra
oysa ben kırık dökük ıslıklar ısmarlıyorum
güneşe ve mehtaba…
yankısız, bestelenmemiş ve bestelenmeyecek
serseri ıslıklar…
bir babam olsaydı belki yeterdi
çocuk olurdum eskisi gibi
şımarırdım öylesine
boşver abi, kimin neyine bayram
kimin neyine hediye, baba kimin neyine abi
sahi senin düşlerin vardır
söylesene, göremedğini rüyanın düşünü kurarmısın
ahmet, bir düş görmüş geçenlerde
yorgun ve geç gelen bir gecede
utanırken anlattı, anlatırken utandı
bir ip bağlamış gök kuşağına
“bak ana uçurtmamı gördün mü
ya uçurtmamın gölgesinde bilye oynayan çocukları?”
ahmetin düşü işte…
bana düşlerini kiralar mısın abi
bedava boyarım ayakkabılarını
bana düşlerini, düşlerini abi
boşver…
bak iyi parlayacak bu ayakkıbılar
en parlak ayakkabılarınla yürüyeceksin yaşama
sen düşünme, sokaklar düşünsün beni
gazete manşetleri, 3. sayfa haberleri düşünsün
isimsiz bir damla gözyaşı düşünsün
sen beni düşünme, düşünme be abi
nasıl olsa ben olmayan ayakkabılarımın sıcaklığıyla
basıyorum tüm kaldırımlara…
olmasa da annesi babası sokakların
sokak çocuğuyum işte
ben sokak çocuğuyum
kazanılmadan kaybedilmiş bir geleceğin herhangi bir yerinde
ben sokak çocuğuyum abi
hani şu uçurtması gökyüzünde asılı kalan
oyuncaklarını masal kahramanlarına çaldıran çocuk var ya
işte o benim
o benim abi
o benim….

Bedirhan Gökçe

Ben Ona Aşık Oldum

Musa aleyhisselam zamanında hiç kimsenin sevmediği, günahkâr bir kimse vardı. Bu kimse öldü. Bu adam da adam mı diye çöplüğe attılar.

Allahü teâlâ Musa aleyhisselama emretti, benim falanca çöplükte bir evliya kulum var, onu oradan çıkar, temizle, namazını kıl ve defnet.

Musa aleyhisselam adamı çöplükten çıkardı, güzelce yıkadı, kefenledi, namazını kıldı,

Bu arada ahali şaşırdı, Allah’ın Peygamberi, bunların çöpe attığı adamı, temizliyor, kefenliyor, namazını kılıyor.

Definden sonra Musa aleyhisselam adamın evine geldi;

— Ey hatun, bu adam ne yaptı, hangi hayırlı ameli yaptı?

Kadın dedi ki:

— Ey Allah'ın peygamberi, bu hiç kimsenin sevmediği, herkesin kendinden kaçtığı birisi, bunun iyi bir ameli yoktu.

— İyi düşün, bunun hayırlı bir ameli, iyi bir işi var.

Kadın yine;
— Hiç bir iyiliği yoktu, hep günah işlerdi dedi.

Üçüncü defa sordu:

— Bunun mutlaka bir şeyi var ki, Allahü teâlâ bana bunu defnetmemi söyledi.

Kadın dedi ki:
— Bir gün Tevrat okuyordu, okurken Muhammed (aleyhisselam) diye bir isim geçti.

Bu ne güzel isim dedi, tekrar okudu, yine bu ne güzel isim dedi.

Sonra, ya Rabbi, ismi böyle güzel olanın kim bilir kendisi ne kadar güzeldir, ben ona âşık oldum, dedi ve ismini öptü.

Musa aleyhisselam da tamam, anlaşıldı buyurdu.

Çocuksu Düşlerime



Çocuksu düşlerime...

Kent uyuyordu...geceydi !
Çocuksu düşlerimi aramaya çıkmıştım
Sokak ortasında
Takıldım...
Düştüm !
Kırık bir kaldırım taşında buldum
Gözyaşları içinde ki masum düşlerimi...
Hiç değişmemişti oysa
Ya ben zamanın hangi anında yosun tutmuştum...

Kent uyuyordu...geceydi !
Tanımadı beni çocuksu düşlerim
Ellerim ağlıyordu ; gözlerim kanıyordu
İstemezdim ben de hayata böyle aldanmayı
...Biliyorum
Artık ellerim de uçurtmam olmayacak
Gözlerim mezarlıkta ki kirişlerden farklı bakmayacak
Çocukluk işte !kLADIRIM.. geçmişte öylece masum kalacak

Kent uyuyordu...geceydi
Düşlerime gidiyordum ama çocuk değildim ki...
Kırılmıştım
Üşüyordum
Kırağı vurmuştu düşlerime...
...Kayıptım !

Nerdeyseniz...kimleyseniz ya da hangi kaldırım taşının arasındaysanız
Biliyorum ! sizde çok korktunuz büyümekten
Ne olur saklandığınız yerden çıkıp
Artık gülümseyin çocuksu düşlerim
Çocukluğumun en masum yanını geri verin
Ya da beni de düşleştirin !..

Çocukluğumla gelmiştim oysa ; üstelikte geceydi !.. kent uyuyordu.
"çocukluk düşlerimle kaybolacaktım / yanıldım ! her fani yürek çocukluğuyla beraber düşerinide satarmış ; geçte olsa anladım !.."